Birkaç gündür gazetelerde adliyelerde olanları okudukça, başımıza gelenlere inanmam daha kolay oldu. Çünkü siz daha önce böyle şeyler duydunuz mu bilmiyorum ama kendi başımıza gelmese asla inanamayacağım şeyler yaşıyoruz.
Davalı yada davacı olmadığımız bilgimiz dahi olmayan bir dava ile arazimize tescil kararı geliyor. Dahası aynı avukat aynı bilirkişileri ve aynı tanıkları kullanarak ikinci bir dava açıyor, yine biz taraf değiliz. Hatta bize tebligat dahi yok fakat arazimizin sınırları belirleniyor. Bütün bunları biz dava kesinleştikten bir sene sonra duyuyoruz daha da garibi bu dava 9 sene sürmüş.
Başından anlatayım 10 sene önce Çamlıhemşin de otel yapmak üzere arazi satın alıyoruz. Bize söylenen 3. Derece Doğal sit olduğu yani imara açık olduğu.
Fakat satın aldıktan sonra Rize Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü arazinin 1. Derece Doğal sit yani İmara kapalı arazi olduğunu yazılı bildiriyor. Yanlış bakmışız diyorlar. 10 Sene sonra öğreniyoruz ki arazimiz biz satın almadan 3 sene evvel 2010 yılında Kurul Kararı ile 3. Derece Doğal sit ilan edilmiş
Plansız deniliyor ve İmar Planı yapmamız isteniyor. Ama yine 2023 yılında öğrendiğimiz üzere arazinin satın aldığımız tarihte İmar Planı da varmış .
2014 yılında planınız onaylandı deniliyor. Yani il Genel meclisinin ve Trabzon tabiat Varlıklarının onay evrakları veriliyor. Planı alayım diyorsunuz, Çevre Şehircilik Bakanlığı İl Genel Meclisinin ve Bölge Kurulunun onayladığı planı onaylamadı plan yok diyorlar.
Sonunda 5 sene uğraştıktan sonra 2018 yılında plan kesinleşti deniliyor. Garip olan plan işlem numaraları UİP-NİP, fakat plan koruma amaçlı. Yani işlem numaraları planla uyuşmuyor. Plan tadilen onaylandı yazıyor. Kim ne için tadil yaptı? madem onaylı plan vardı,neden haberim yok? Plan hangisi? tadil nedir? Diyorsunuz, cevap yok. Biz eskisini arşivlemeyiz deniliyor. Biz anlamayız vardır bildikleri diyoruz devam ediyoruz.
Yine 2023 yılında öğreniyorsunuz ki, plan değişikliğini Çamlıhemşin Belediyesi talep etmiş. Belediye mücavir alanı dışında, hem de benim tapulu malımda Çamlıhemşin Belediyesinin ne işi var diyorsunuz. Bunun da cevabı ÇAMLIHEMŞİN BELEDİYE BAŞKANIN da.
İmar durumumuzu almak için 2018 yılında İmar Müdürlüğüne gidiyoruz. Önümüze imar müdürlüğünde BASILMIŞ iki tapu çıkarıyorlar bunlar ne diyoruz. Tapuyu uzatarak İlki, kadastro yenilemesi oldu size tebliğ etmeyi unutmuşlar (çünkü imar müdürlüğündeyiz herhalde tapu yada kadastroyu kastediyor.) Araziniz biraz küçüldü, ilki bu diyorlar. Yine 2023 yılında öğreniyoruz ki kadastro yenilemesi falan yok, peki ya basılı tapu? tapu defterindeki kayıt nasıl oldu? diyorsanız bunun cevabı da Çamlıhemşin Tapusunda.
İkinci Tapu nedir diye soruyoruz DSİ sizin bütün dere kenarınızı istedi yoksa ruhsat falan yok diyor İmar Müdürü. Fakat yolaterk için neden parsel numaram değişiyor? niçin ifraz yazıyor? kim onayladı bunları? diyorsunuz siz yolaterk için izin verdiniz ya İFRAZ YOLATERK demek yolaterk işleminde parsel numarası değişir diyor 2018 yılındaki İmar Müdürü. 2023 yılında DSİ kurum görüşü çerçevesinde kamulaştırma talep etmedik biz dereye müdahale için mesafe talep ettik diyor.
Yapı Ruhsatımızı alalım diyoruz ama buda öyle kolay olmuyor. Yapı Ruhsatımız geliyor kapı numarası okunmuyor. Sorunca biz değiştirdik diyorlar tamam diyorsunuz verin yenisini ama yazılı istiyoruz, veriyorlar. Ama bir süre sonra bunu da değiştirdik diyorlar, bir yenisini veriyorlar. Bakıyorsunuz son verilen de başkasının üstüne kayıtlı.
Sen ne anlatıyorsun diyorsanız söyleyeyim meğerse 5 yıl önce kesinleşti denilen plan kesinleşmemiş. Hatta Plan bizim üzerimizde de gözükmüyor. Yani en azından bize verilen işlem numaralı plan. Etaplama Paftalarında Planlama alanı dağda görünüyor. Hem de 4.800 m2lik arazi 25.000 ölçekte neredeyse 20.000 m2 denk gelecek büyüklükte.
Bu işler öyle kolay olmuyor Çünkü siz ben uğraşıyorum sanıyorsunuz halbuki, Bu işleri oluruna uydurabilmek için paralel olarak yoğun çalışan bir ekip var.Dolayısıyla İmar durumu ve yapı ruhsatı hikaye. Bu nasıl iş sende yazı yok mu? İnternet sitesinde kesinleşme tutanağı yok mu? Diye soruyorsanız olmaz mı, yazı var ama sadece elimde, ama tutanak artık yok çünkü geçen hafta Rize Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü resmi sitede ilandan kaldırmış. Aynen 2018 haziran tarihli Planımızın sayısallarını ve etaplama paftalarını içeren İmar Planlarını 2023 haziranda kaldırdığı gibi.
Peki il Genel meclisi onayladı Kurul, onayladı, o plan nerede diyorsanız işte diğer grup bizden iyi çalışmış. Çünkü 10 sene boyunca yaptıklarımla ben hazineden geçiş yolum diye isteyip de geçit hakkımı alamadığım, hazine ormanına bilmeden plan yapmışız. Hazine ormanının ağaçlarını kestirip, kendi yolumuzu araziden çıkan kayalarla kapatıp, düzleyen bir de 10 gün içinde üzerine ev kondurulmasına idari izni veren planı biz yaptırmışız. Hatta planlama alanımız da aynı. Hatta bakanlıkça onaylı etaplama haritasında da aynı etapta görülünce bizim plan dağa sürülüyor.
Peki madem hazinenin Ormanı olduğunu biliyorsun şikayet etmedin mi diyorsanız. Etmez olur muyum ama savcı idari izinleri var dedi. O Nasıl oldu diyorsanız orası biraz karışık Çevre Şehircilik İl Müdürlüğü Kurula ağaç kesimi izni için yazdığı raporda paftaları karıştırmış. Hatta benzer hatayı benim arazim için kurula gönderdiği raporda da yanlışlıkla yapmış olacak ki dere kenarındaki arazim dağda görünüyor.
Hatta dahası da var size başta bahsettiğim dava ile Kadastro Bilirkişisi de yanlışlıkla dağdaki bir araziyi dere kenarındaki benim arazimin içinde göstermiş. 2009 da tesis kadastrosu görmüş, 2013 yılında GPS aplikasyonu olan yani uydudan koordinat almak suretiyle sınırları belirlenen arazimin 1940 yılından beri değişiklik yoktur diyerek 1940 tapusuna göre tescil ettirmiş. Hatta arazinin yönlerinde de ufak bir yanlışlık olmuş, Fırtına deresi batıya kaymş YANLIŞLIKLA. Bazen bazı işler hatalı başlayınca öyle devam ediyor, hazine arazisi ile bizim arazimiz, Şenyuva köyü ile Yukarı şimşirli köyü derken, ilçeler Çamlıhemşin – Ardeşen de birbirine karışmış ama oralara hiç girmiyorum uzun hikaye.
Sonuçta 10 sene sonunda anladığınız iki dava var arazimizin sınırlarını değiştiren ama bizle alakalı değil, bir de bizim 2013 de kovuşturmaya yer yoktur kararı ile kapandı diye bildiğiniz müştekisi olduğumuz ceza soruşturması var. Ama meğerse tekrar açılan soruşturma sonucunda dava açılıyor biz davacısıyız, dava 8 sene sürüyor ama bizim haberimiz yok. Hatta bu dava o kadar genişletiliyor ki sadece bizim parselimiz ile kalmıyor bütün samsa mevkiinin hazineye ait ama parselasyon yapılan ormanların tamamına kurum görüşleri alınıyor.
Hatta az kalsın unutuyordum Mimari Proje olmadan yapı Ruhsatını ne yapsın Hazine Ormanı, diğer grupla beraber tabiiki onu da halletmişiz meğerse. Çizdirdiğimiz hatta 3 kere çizdirdiğimiz en son oğlumun tasarımı ile değiştirdiğimiz Mimari Projemiz Kurul onay ön yazısı biz de, ama hem ön yazıyı hem de onaylı projeyi aynı kişiye vermiyorlar. İşte onaylı Proje kimde diye sormayın o nerede belli değil çünkü bende ki proje onaylı değil o kesin.
Aslında haberimiz olmadan çok iş yapmışız ama elinde ne var? Derseniz, İmar Planı olmayan,dolayısıyla imar durumu yada yapı ruhsatı olamayan mimari projesi hiç olmayan, hatta dere kenarı diye kendimizi kandırdığımız ama dereye kenarı bile olmayan, kadastronun yanlışlıkla yola doğru kaydırdığı için en kıymetli yeri olan düz hazine ormanı ile dere kenarında kalan alanın yanlışlıkla terk edildiği, kağıt üzerinde 10metrelik taşıt yolunun yanlışlıkla ortasından geçirildiği ama buna rağmen giriş yolu olmayan çepeçevre çevrelenmiş bir toprak parçası .Akıllı insan ne yapar ee satayım da kurtulayım bari der değil mi . Ama akıllı olsak bu kadar iş başımıza gelmezdi. Bizim gibi bazılarının aklını çalıştırabilmek bazen bu kadar zor olabiliyor. Fütursuz güven de bazen kötü sonuçları olan tedbirsizlikle aynı kapıya çıkıyor.
Şimdi ne olacak diyorsanız devamı Pazar Adliyesinde