Dönem:20
Birleşim: 74
Tarih:09-07-1996 Salı
Rize Milletvekili Ahmet Kabil’in, Rize İlinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
BAŞKAN – Gündem dışı birinci söz, Rize’nin sorunları konusunda Sayın Ahmet Kabil’ in.
Buyurun efendim. Sayın Kabil, süreniz 5 dakikadır.
AHMET KABİL (Rize) – Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; cumartesi günü, üç gün önce, Yüce Mecliste, Erbakan ve Çiller Hükümetinin Programı üzerindeki görüşmeleri dinlediniz; bilmem dikkatinizi çekti mi; iktidar partilerinin sözcülerinin ve Sayın Başbakanın devamlı olarak ismini tekrar ettiği bir ilimiz vardı; yani, Türkiye Cumhuriyeti hudutları dahilinde, mensuplarının vatan için, bayrak için, ezan için her an ölebileceklerini ispat etmiş olduğu, her hafta bir şehit karşılayan Rize’ye karşı ifade ettiklerini gördünüz. Ben, şimdi, size, dört yıllık geçmiş koalisyonun ve bugünkü Hükümetin Rize’ye bakış açılarını ve gerçek durumu, belgeleriyle arz etmek için söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başbakan, Program üzerindeki konuşmasında -zabıttan aynen okuyorum- “2 Haziranda seçim vardı; Rize’ye gittik; siz de gittiniz, biz de gittik. Rize’de, belediye hududu içerisindeki köylümüze çay parası ödeniyor; ama, seçim olmadığı için yanındaki köye para ödenmiyor” diyor.
Burada, tamamen bir yanılgı vardır, bir yanlışlık vardır; çünkü, seçim 2 Haziranda yapılmıştır ve çay paraları, mayıs ve haziran ayları birleştirilmek suretiyle, 17 haziranda verilmiştir. 17 haziranda, Trabzon-Araklı’dan başlamak suretiyle, her fabrikaya aynı anda para verilmiştir ve bu, seçimlerden onbeş gün sonradır. Hani nerede Rize merkezinde öncelikli para verildiği iddiası?.. Maalesef, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı yanlış söylemiştir.
Zannediyorum, Sayın Hocam da eski DYP-CHP Koalisyonu gibi, Rize’ye olan husumetinden, hırsından ne söyleyeceğini şaşırmıştır. İnşallah, her şeye rağmen, seçimlerde, Rize’de, çay mevzuunda verdiği sözleri tutarak, çay parasını peşin öder. Bizim verdiğimiz 3 750 lirayı az bularak 5 000 lira vereceğini vaat etmişti, o sözlerini tutacağını ümit ediyorum.
Devlet Planlama Teşkilatından, geçmiş yatırımları, siz de alıp inceleyin; iddia ediyorum, Rize’ye husumet, 1991 yılından beri devam etmektedir. İhale edilmiş hiçbir işe ödenek verilmediği gibi, yeni yatırımlar da yapılmamıştır.
Bakın, elimde, 1996 yılı Devlet Planlama Teşkilatının yatırım projeleri var. Huzurunuzda, bu tabloda yer alan birkaç ildeki yatırımlarla, Rize’yi mukayese edeceğim. O illere fazla verildi demiyorum, onlara helal olsun; ancak, Rize’ye, bu illerde kişi başına düşen yatırımların 1/10’u veya 1/15’i reva görülmüştür. Bu, Rize’ye haksızlıktır.
İl nüfusları 1990 sayımına göre alındığında, Devlet Planlama Teşkilatı raporlarından, kişi başına düşen yatırımları arz ediyorum:
Rize: 348 bin nüfus; yatırım, 500 milyar 757 milyon lira; kişi başına düşen yatırım, sadece 1 milyon 436 bin lira.
Afyon: Rize’nin iki katı, 739 bin nüfus; yatırım, Rize’nin 500 milyarına karşılık, 15 trilyon 811 milyar; kişi başına düşen yatırım, 21 milyon 800 bin; Rize’nin 15 katı. Yani, 15 Rizeliye verilen, 1 Afyonluya verildi; ama, tekrar ediyorum, Afyonluya karşı olduğum için değil, Rize’ye reva görülen bir cezayı izah etmek için söylüyorum.
İSMET ATTİLA (Afyon) – Sayın Kabil…
AHMET KABİL (Devamla) – Sayın Bakanın sayesinde oldu tabiî… O da, aşağıdan işaret ediyor.
Yine, Rize’nin 1 milyonuna karşılık, Bursa’da kişi başına düşen yatırım 16 milyon, Rize’nin 11 katı; Kocaeli 19 milyon, Rize’nin 15 katı; Muğla, kişi başına düşen yatırım 14 milyon, Rize’nin 10 katı; Sıvas, yine Rize’nin 10 katı_ Böyle devam ediyor. Nüfusları Rize’den az olan 20 il, Rize’den fazla pay almıştır. Açık ne zaman kapanacak? Bu husumet, bu tutum ne zaman bitecek? Bu husumete Sayın Hocam da iştirak etmiştir; iftihar ederek, Rize’ye hizmet için gönderilen 200 milyarı kestiği için övünüyor ve bunu, beytülmala uzanan el olarak değerlendiriyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Sayın Kabil, ek süreniz 1 dakikadır; lütfen toparlayınız efendim.
AHMET KABİL (Devamla) – Sayın Hocam, siz de, ilk geldiğinizde, daha yemin etmeden, daha güvenoyu almadan 60 milyarı Sıvas’a göndermediniz mi? O zaman, siz de beytülmale el mi uzattınız?
Refahlı belediye yönetimi, Rize Belediyesine 420 milyar borç bıraktı. Daha evvel, iftiharla andığımız Ekrem Orhun’un, denizi doldurarak yaptığı arsaları, dükkânları satarak, sahilde parklar tanzim etmiştir. Bu parkların korunması için tahkimata gerek var. Tahkimat için para gönderilmiştir; Sayın Hocam bunu, beytülmale uzanan el olarak değerlendirmiştir. Biz, bu parayı bir partiye değil, Rize’ye, tüm Rizeliye, halka gönderdik; ne President yatını tamir ettirdik ne Kuşadası’nda villa yaptırdık ne Amerika Birleşik Devletlerinden mal aldık ne de Mercümek’in hesabına yatırdık. (ANAP sıralarından alkışlar)
Beytülmale uzanan el, yemin ederim…
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN – Teşekkür ederim Sayın Kabil.
AHMET KABİL (Devamla) – Bitiriyorum efendim; arz edeyim.
BAŞKAN – Sayın Kabil, teşekkür ediyorum.
AHMET KABİL (Devamla) – Mercümek’in elidir ve bunları himaye edenlerin elidir.
MEHMET ALİ YAVUZ (Konya) – Sayın Kabil, siz Başkan değilsiniz.
BAŞKAN – Sayın Kabil, teşekkür ediyorum.
AHMET KABİL (Devamla) – Yüce Meclise saygılar sunuyorum. (ANAP sıralarından alkışlar)
